• takliti yaşatan aslıdır gibi bişey geliyor insanın aklına. (bkz: yorumz)
  • asıl ve taklit arasında tek yönlü bir ilişki vardır. taklit asıl olana öykünen, dolayısıyla asıl olandaki değişimden en çok etkilenendir. iyi taklit kötü taklit ayrımına gitmeden belirtmek gerekir ki asıl ve taklit arasındaki en büyük fark taklit olanın yaşayabilmek için asıl olana ihtiyacı olduğudur.

    asıl olan tarafta taklidin farkına varılması durumunda bazı bünyelerde gerilmeler, rahatsız olmalar başgösterebilir. aslolan aşktır, bütün taklitler geçicidir ve fakat madem yeri gelmiş, bir örnekle bu durumu da inceleyelim: (bkz: biri lafımı çalıyo nidası)
  • taklit, asıl olanın beğenildiğinin, sevildiğinin bir göstergesidir. her yerde olduğu gibi fazla sayıda taklitin olması bıkkınlık yaratabilir. ama ne kadar benzesede benzesin taklit taklittir ve ondan öteye geçemez.
  • taklit aslinin basarisiz tekraridir. her taklit aslini hatirlatir. her taklit tekrar uretmeye calismaktir aslini.
    her taklit aslini anlatir. onu anlattikca onu yasatir.
  • (bkz: selim usta)
  • aslının taklidi yaşattığı da çok görülür. serdar ortaç'ın elastica'nın 2:1'inden şarkı çıkarmasına ve altına imzasını atmasına başka ne denir bilemiyorum.
  • sadece bir efsane oldugu kopya koyun dolly ile ispatlanmi$ olan onerme...
  • taklit sonuc ortaya çıkmış bir ürüne baktığımızda haliyle aslı aklımıza gelir, takliid çok beğendiğimiz durumlarda dahi gerçeğinden iyi olmuş der asıl ürünün adını laf arasında geçiririz. bu durumun sonucunda söylenmiş bir sözdür taklitler aslını yaşatır.
  • (bkz: antisourtimes)
  • arkadaşl... (patron bir saniye, biliyorum çok acil bir iş ama bekleyebilir.) arkadaşlar biraz... (patron, ayıp oluyor ama. bekleyiver iki dakika, rica ediyorum.) arkadaşlar birazdan 14 septilyon dolarlık bir ihaleye gireceğim, lakin elimdeki tap sikrıt, yani çok gizli bilgiyi paylaşmayı bir namus borcu olarak gördüğüm için şu anda buradayım. kesinlikle işten kaytarma gibi bir amacım yok (aytii'ci arkadaş, selam. seni seviyorum.) hemen konuya giriyorum. girdim.

    dün sincan dolmuşundaki seyahatim sırasında yanımda tespik çeken kaşı, gözü, döşü kıllı (yani komplo kıllı) abinin söylediğine göre binaenaleyh ve netekim taklitçileri aslen uzun yaşamanın sırları konusunda araştırma yapmak ve bu sözün doğruluğunu ispat için türkiye'ye gönderilmiş mossad ajanlarıymış. ey vatandaş, kompleye gelme. yıl olmuş 2010, birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olan sene, sen de gidip bu bölücülere prim verme. bakın bir de ilker tahsin örneği var elimizde bunun gibi. ondan sonra "bu adam niye hala maç anlatıyor" diye ağlayanlar, dövünenler, televizyonunu camdan dışarı atanlar, çocuğunu kesenler... yapmayın, etmeyin.

    taklit diyorum. yapmayın, etmeyin...
hesabın var mı? giriş yap